Gençler ve Bağımlılık: İslami ve Bilimsel Perspektifler
Gençlik dönemi, kişilerin kimliklerini bulduğu ve gelecekleri için temel alışkanlıkların şekillendiği önemli bir süreçtir. Ancak günümüzde, teknoloji ve çevresel etmenlerin de etkisiyle gençlerin bağımlılık riski artmaktadır. Bu yazıda, gençlerin bağımlılığa düşmemesi için hem İslami hem de bilimsel bakış açılarını ele alacağız.
İslam, insanın bedensel ve ruhsal sağlığını korumayı önemseyen bir din olarak bilinir. Kur’an’da, “Kendinizi öldürmeyin. Çünkü Allah size merhametlidir.” (Nisa, 4/29) gibi ayetlerle intihar ve zarar verme eylemleri yasaklanmıştır. Dolayısıyla, alkol, uyuşturucu veya diğer zararlı maddelere bağımlılık gibi davranışlar İslam’a göre sakıncalıdır.
Bilimsel olarak ise, bağımlılığın genetik, çevresel ve psikolojik faktörlerin etkileşimiyle ortaya çıktığı bilinmektedir. Beyindeki kimyasal dengesizlikler, stres, depresyon gibi faktörler bağımlılığa zemin hazırlayabilir. Bu nedenle, gençlere duygusal ve zihinsel sağlıklarını korumaları, stresle başa çıkmayı öğrenmeleri ve sağlıklı ilişkiler kurmaları konusunda bilgi verilmelidir.Gençlerin bağımlılığa düşmemesi için hem İslami hem de bilimsel açıdan destek alarak sağlıklı yaşam alışkanlıkları edinmeleri önemlidir. Ailelerin, eğitimcilerin ve toplumun desteğiyle gençlerin potansiyellerini keşfetmeleri ve sağlıklı bir gelecek için adımlar atmaları sağlanabilir. Unutmayalım ki, her bireyin kendi sağlığına ve mutluluğuna sahip çıkması, toplumun da daha sağlıklı bir şekilde gelişmesine katkı sağlayacaktır.
Önce her birey kendine, sonra da topluma sahip çıkmalı, toplumun sağlam bireyler yetiştirmesi için gayret göstermelidir.
Kübra Hülya Arıcı Sorrentino
Psikolojik Danışman/Eğitmen/Yazar
Uluslararası Eğitim ve Yazarlar Merkezi Genel Başkanı