Süper gıda terimi, 20. yüzyılın başından beri kullanılmaktadır, ancak yalnızca son yıllarda nam salmıştır. Bir pazarlama terimi olduğundan terimin resmi veya yasal olarak bağlayıcı bir tanımı yoktur. Üreticiler ve perakendeciler, birçok değerli besin öğelerine sahip olan (genellikle ithal) yiyeceklerin “Süper gıda” adı altında reklamını yapar. Genel olarak sağlığa yararları olduğu iddia edilen gıdalar olarak bilinmektedir. Örneğin, süper gıdaların bağışıklık sistemini güçlendirdiği veya kolesterol seviyelerini düşürdüğü söyleniyor. Kısmen, belirli yiyeceklerle ilişkili olumlu sağlık etkileri, bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Ancak, laboratuar koşullarında, hayvan deneyleriyle veya çok yüksek dozların uygulanmasıyla elde edilen bu bilimsel bilgilerin insan beslenmesine nasıl aktarılabileceği şüphelidir.
Avrupa Gıda Bilgi Konseyi (EUFİC) süper gıda hakkında şu ifadeleri kullanmaktadır:
“[…] bilimsel çalışmalar sıklıkla olumlu sağlık etkileri gösterse de, sonuçlar mutlaka gerçek beslenmeye aktarılamaz.
İthal süper gıdalar genellikle pahalıdır ve çoğunlukla işlenmiş halde piyasaya sunulurlar, örn. kurutulmuş veya toz olarak. Oysa ki reklamı yapılan bileşenlerden bazıları kurutma veya ısıl işlemi sonucu kaybolur. Bahsi geçen bileşenlerden faydalanmak için “ithal süper gıdalar” yerine “yerli süper gıdaları” seçmek daha doğru bir seçimdir. Hem fiyat açısından daha ekonomikler hem de çevre dostular.
Chia tohumu, Avokado ve Kinoa gibi popüler ithal süper gıdalar için hangi yerel alternatifler mevcut?
Açai Üzümü yerine Yaban Mersini
Açai meyveleri, içerisinde bulunan güçlü Antioksidan “Antosiyanin” sayesinde süper gıda olarak kabul edilir. Antosiyaninler, vücudu oksidasyon süreçlerine zarar vermekten koruyabilen mavi bitki pigmentleridir. Ama aynı zamanda yerli mavi ve mor meyveler ve sebzeler büyük miktarlarda bitki pigmentleri içerir ve hiçbir şekilde egzotik meyvelerden aşağı değildir. Örneğin Yaban mersini, Mürver, Mor üzüm ve Kırmızı lahana antosiyanin bakımından oldukça zengindir.
Avocado yerine Ceviz
Avokado, yüksek doymamış yağ asidi içeriği nedeniyle süper bir gıda olarak lanse edilir. Doymamış yağ asitleri kardiyovasküler sistem üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduklarından örneğin kalp krizi riskini azaltabilir. Ancak bu tür değerli yağlar yalnızca avokado has değildir. Ceviz, tekli doymamış yağ asidi oleik asit ve çoklu doymamış yağ asitleri bakımından daha yüksek içeriğe sahiptir. Ayrıca ceviz Almanya’da çok iyi yetişebilir ve uzun süre saklanabilir.
Chia tohumu yerine Keten tohumu
Chia tohumları söz konusu olduğunda, tedarikçiler yüksek protein ve omega-3 yağ asidi içeriğini vurgulamayı sever. Ama aynı vurguları daha yüksek miktarda değerli besin öğesine sahip olan yerli ürün keten tohumu için kullanmazlar. Ancak menşeine dikkat edin: Avrupa yetiştiriciliğinden elde edilen keten tohumlarının yanı sıra, raflarda genellikle Çin gibi uzak ülkelerden ithal edilen mallar bulunmaktadır.
Kinoa yerine Darı, Buğday, Kızılcık Buğdayı
Kinoa, yüksek biyolojik değeri nedeniyle, özellikle veganlar için iyi bir protein kaynağıdır. Bu, vücudun proteini kolayca kendi proteinine dönüştürebileceği anlamına gelir. Kinoa ayrıca bitki bazlı bir yiyecek için çok fazla demir içerir. Yerli Almanya’da ve Avrupa da yetişen Darı ithal ürün Kinoa’ya çok güzel bir yerli alternatiftir. Tıpkı Kinoa gibi Darı da değerli protein ve bol miktarda demir içerir. Hem kinoa hem de darı glütensiz tahıllardır. Bu, glüten intoleransı olan kişilerin de onları tüketebileceği anlamına gelir.
Goji Berry yerine Siyah frenk üzümü
Goji meyveleri, özelliğini yüksek C vitamini içeriği borçlular. Ancak yerel meyveler egzotik çeşitliliğe çok iyi ayak uydurabilir. Siyah frenk üzümü veya kuşburnu sadece daha fazla C vitamini içermekle kalmaz, aynı zamanda goji meyvelerinden önemli ölçüde daha ucuzdur. Goji meyveleri genellikle sadece kuru halde bulunurken yerli alternatifler taze meyve olarak sunulmaktadır.
Özetle:
Çeşitli, bitki bazlı bir beslenme şekli, optimum sağlık için ihtiyacınız olan tüm besinleri sağlar. Çok sayıda yerli meyve ve sebzelerin yanı sıra ithal süper gıda tüketimi gerekli değildir, ancak öğünlerimizi daha çeşitli, renkli hale getirebilir ve yeni lezzet deneyimleri sağlayabilir. Ama aynı faydaları sunan yerel ürünler hem sağlık açısından hem çevre açısından hem de fiyat açısından ithal ürünlere kıyasen daha sık tüketilmelidir.
Nesrin Yavuz
Gıda Uzmanı – Diyetisyen
Lebensmittelwissenschaftlerin und Diätassistentin