Merhaba, ismim Ezgi Dönmez, 24 yaşındayım ve Leverkusen doğumluyum. Alman vatandaşıyım, aynı zamanda Mavi kartım var. Kırşehirli bir ailenin kızıyım. Geҫen sene Köln Üniversitesi’nden mezun oldum. Ҫift dal lisans İngilizce ve Tarih bölümlerini bitirdim.
Şu an yüksek lisansımı Türkiye´de başlamak adına hazırlık yapıyorum. Türkiye´de okuma fikri ҫocukluğumdan beri aklımda vardı aslında. 2015´te Landrat-Lucas-Gymnasium´da Abitur yaptıktan sonra lisans iҫin İstanbul´a gitmeyi düşünmüştüm, fakat hem biraz ҫekindiğim iҫin hem de Almanya´da okumamın geleceğim iҫin daha iyi olacağı düşüncesiyle Köln Üniversitesi’nde okumaya başladım. Lisans dönemi sırasında Türkiye´de birşeyler yapmak istiyordum ve 2018´de Orient-Institut Istanbul´da staj yapmaya karar verdim. İki aylık staj dönemimde birgün Beykoz´da bulunan Türk-Alman Üniversitesi’ni görünce, daha önce bu üniversitenin varlığından haberdar olmadığıma şaşırıp, daha sonra oraya gitmek istediğimi anladım. Yüksek lisans bölümlerini araştırırken aralarından beni en ҫok etkileyen, Türk-Alman Üniversitesi’nin Passau Üniversitesi ile birlikte yürüttüğü çift diploma yüksek lisans programı Kültürlerarası Yönetim oldu. Bu bölümü seҫmemin nedeni tabii ki ilk olarak ilgi alanım olması. Bir diğer nedeni ise hem Türkiye´de hem Almanya´da okuyabilme ve her iki ülkenin üniversitesinden mezun olabilme şansı. Türk-Alman Üniversitesi’nin ve bu programın iki ülkeyi bağlayan bir proje olması benim bu programa dahil olma isteğimi güҫlendirdi.
Türkiye´de yüksek lisans yapmaya karar verdiğim an zorlu bir sürecin beni beklediğini biliyordum. Başvuru sürecinde bir takım sorunlarla karşılaştım. Öncelikle Türkiye´deki bazı üniversiteler ve Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) ‘nın istediği belgeleri toparlayıp hazırlamam bir hayli zamanımı aldı. Bu yüzden belgeleri hazırlamaya erken başlamanızı tavsiye ediyorum. Bazen istenilen belgelerin ne olduğunu ve nasıl alabileceğimi anlayamasam da, üniversiteden ve konsolosluktan aldığım bilgiler doğrultusunda ilerledim. Şunu da söyleyeyim, eğer Mavi Kartınız varsa işiniz biraz daha kolaylaşıyor.
Almanya´dan gidecek öğrenci olarak zorluklar yaşayacağımı biliyorum. Kişiden kişiye değişen bu sorunlar uyum, dil, iletişim, vs olabilir. Hangi üniversitede veya ortamda sorun yok ki? Ama bu zaman diliminde edineceğim tecrübeleri düşününce, bütün zorluklara değeceğine inanıyorum. Ayrıca insanın istediğini yapması ve hayallerinin peşinden koşmasından daha güzel ve mutluluk verici birşey olmadığını düşünüyorum. Daha önce Istanbul´da yaptığım staj sayesinde gideceğim yer benim iҫin ҫok da yabancı değil. Bazılarına göre İstanbul ҫok kalabalık ve yaşanması zor bir yer olsa da, tarihe ilgisi olan biri olarak benim iҫin dünyanın en önemli, en güzel ve en büyüleyici yerlerden biri.
Türk-Alman Üniversitesi’nde göreceğim eğitimden beklentilerim Türkiye ve Almanya gibi ülkelerin kültürü, tarihi, bağlantıları ve gelişmesi hakkında daha fazla bilgi edinmem. Benim isteğim kültürlerarası ve ülkelerarası var olan ve gelecekte yapılacak projelere bir katkım olması, onları desteklemek. Türk-Alman Üniversitesi de Almanya ve Türkiye´nin ortak bir projesi olduğu iҫin doğru yere gideceğimi düşünüyorum. Yüksek lisanstan sonra nerede yaşarım, Almanya mı Türkiye mi şu an bunu bilmiyorum ama…
Almanya´da doğup büyüyen bir Türk olarak, benim gibi iki arada bir derede kalanlara sesleniyorum: İki ülkenin avantajlarının ve dezavantajlarının farkına varmaya ҫalışıp kendinize göre doğru olan özellikleri seҫip bir kişilik ve ortam yaratmaya ҫalışırsanız, her yerde başarıya ulaşacağınıza inanıyorum. Almanya ve Türkiye´yi, iki ülkenin kültürünü, insanını ve yaşamını en iyi sizler biliyorsunuz. Bunu bir avantaj olarak görün. Bizler iki ülkeden birşeyler aldık ve iҫimizde taşıyoruz. Bunları aklınızda bulundurursanız kendiniz iҫin en doğru yolu seҫeceğinizden eminim. Nihayetinde, iki ülkenin kültürüyle büyümenin size ҫok büyük bir zenginlik kattığını sakın unutmayın…
Ve son olarak: Hiҫbir şeyden korkmayın. Hayallerinizin peşinden koşun ve asla pes etmeyin. En önemlisi de herkese kulak asmayın. Tabii ki araştırın, sorun, öğrenin, ama sonunda kararı kendiniz verin. Bu hayat sizin ve sizden başkası yaşamayacak. Kimse sizin duygularınızı, düşüncelerinizi ve planlarınızı anlayamaz. Ne istediğinize, gelecekte kendinizi nerede ve nasıl gördüğünüze odaklanın. Zaten nerede olursanız olun, her yerde iҫinde farklılık barındıran insanlarla karşılaşacaksınız. Bu yüzden bir yere gidip de yabancılık ҫekmekten korkmayın. Her insan, her yer farklıdır. Siz bu rengarenk dünyanın neresinde olmak istiyorsanız hayatınıza orada devam edin. Farklı olmaktan asla korkmayın…
Herkese mutlu günler dilerim,
Ezgi Dönmez